GÜNEŞ-AKVARYUM DİYARBAKIR / BİSMİL -ALTIOK . MAH . AYDINLIK . CAD
  SULTAN PAPAĞANI
 





























Sultan papağanı (Nymphicus hollandicus),

kakadugiller (Cacatuidae) familyasından sarı

beyaz ve grı renklere sahip evlerde beslenen

bir kakadu
 türü. Sultan papağanı

yanaklarındaki turuncu (kulak bölgesindeki)

tüylerden ayırt edilirler. Bu tüyler soluk olursa

dişi, koyu renkteyse erkek olur. Genelde

erkeklerin göz çevresindeki tüyler sarıdır,

dişilerde ise beyaz ve gri renklerde olur.



Çekirdek, kuru incir içi, armut sapı, kiraz sapı

v.b besinlerini oluşturur. Erkekler

konuşturulabilir. Ekmek ve çekirdek gibi

yiyecekler vererek insanlara alıştırılabilirler.

Kalabalığı severler, kafeste kapalı kalmaktan

hiç hoşlanmazlar, erkeklerin çeneleri çok

kuvvetlidir.



Cinsiyet ayrımı


En büyük ve duyumsal olarak da

algılanabilecek cinsiyet farkı ötüşlerinden

anlaşılandır. Çünkü erkek dişiyi çiftleşmeye

(kızıştırmak için) ikna etmek amaçlı değişik,

alçak ve yüksek volümlerde sesler

çıkarabilmekte bazen de, ses dizeleri halinde

ötebilmektedir. Zaten tek beslenen sultanlarda

tüy yolma sorunu yanı sıra böyle agresif yüksek

ötüşlerin olması da bundan dolayıdır. Gerçi

sürü içinde böyle ötüşler günlük planlarında da

vardır. Dişiler daha sesiz olurlar. Arada sırada

hafif ötüşler dışında fazla gürültülü değillerdir.


Erkek ve dişiyi renklerinden ayırt etmek ise

aslında daha çok doğal renginde (yani melez

olmayanlarda) mümkün olur. Bunlarda

renklerin netliği ve güzelliği çok daha belirgin

olmaktadır.


Yalnız sonuç olarak tekrar belirtmeliyiz ki,

erkek mi yoksa dişi mi kavramı yerine

kesinlikle çift olarak beslemek kavramı

olmalıdır. Çift beslendiklerinde de sorunsuz

evcilleşeceklerdir ve tek beslemeden oluşan

tüy yolma ve aşırı agresif bağırma gibi ve

benzeri oluşan davranış bozuklukları da

yaşanmayacaktır.


Yaklaşık 9 aylık olduklarında cinsiyetlerini

belirlemek mümkün oluyor. Erkek kızıştırma

tavırlarına yaklaşık 6. ayında başlar. Hafif

sarkık ayrık duran kanatlarla daldan dala

konarak ve değişik tonlarda öterek dolaşır.

Yerde ise hafif zıplama benzeri hareketlerde

bulunarak gezinir. Eğer bu arada bir dişiye

rastlarsa tam kulağının dibinde öterek onu

etkilemeye çalıştığını görürsünüz.


Tüylerde ise cinsiyet en sağlıklısı 6***8211;9

aylıkken ilk tüy değişiminden sonra

anlaşılabilir. Fakat bu da daha çok fazla

melezleştirilmemiş renklerde mümkün olan bir

durumdur. Burada belirleyici olan kafa

kısmında ki renkler ve kuyruk altında ve en

uzun olan kuyruk tüyü kısmında bulunana enine

çizgilerdir. Bu çizgiler erkeklerde olmaz

dişilerde görülür.


Erkeklerin yukardan bakıldığında daha enli

dişilerin ise daha yuvarlak bir kafa şekilleri

vardır.


Natürel renkler en kolay tanımlanabilenlerdir.

Erkekte kafa rengi sarı ve yanakta kuvvetli

kırmızı nokta olur. Dişide ise kafa rengi gri ve

yanakta soluk bir kırmızı leke olur.


Beyaz kafa; aynen ismi gibi beyaz olandır ve

yanakta benek yoktur. Burada da dişinin kafa

rengi gridir yanakta benek yoktur.


Diğer tüm renklerde ise ya DNA testi ya da

tavır ve davranışlara bakarak cinsiyet ayrımı

mümkün olacaktır. Benekli olanlarda ise dişiler

ilk tüy değişiminden sonra beneklerini

kaybeder oysa erkeklerde tüylerdeki benekler

kalır.


Yaşam alanları ***8211; Genel davranışlar


Sultanlar sürü halinde yaşayan türlerdendir. Bu

sürüler o kadar büyüktür ki, gökyüzünü

karatacak kadar geniş alan kaplarlar. Tohumla

beslenen türler olduklarından, yiyecek arayışı

içinde genelde sürü halinde yaşamak tipik bir

davranış bicimidir. Sultanlarda bu şekilde

Avustralya***8217;nın yeşil alanlarında

yiyeceklerini ararlar.


Yiyeceğin bol olduğu bir yerde sürü

yumurtlamak amaçlı geçici konaklar. Sultanlar

en iyi yumurtlama yeri için kesintisiz kavga

halindedirler. Kavgayı en iyi uyku köşesini

kapmak içinde yaparlar. Yalnız şu bir gerçek

ki, açık alanda yapılan kavgalar kafes veya

salmalarda olduğundan çok daha sakin

geçiyor ki bu tür yerlerde sadece eş arayışı

bile çok sert gaga darbeleriyle yapılan

kavgaların çıkmasına sebep oluyor. Geniş

sürülerde sayının fazla olmasından dolayı

sağlıklı bir hiyerarşi oluşması imkânsız olduğu

için böyle baskın çıkmalarda oluşmamaktadır.


Sultanlar kendi aralarında hafif dostluklar da

kurarlar Hem cinsleriyle tipik davranış biçimleri

sergilerler. Örneğin kafa kaşıma, öpüşme,

sokulma vb gibi. Diğer erkeklerle yapılan bu

davranış değiş tokuşu, onlara hem örnek

almaları açısından, hem de çiftleşmelerinde

gerekli olan tohum bezelerinin aktifleşmesi

açısından önemlidir.


Sultanlar çok sosyal hayvanlardır ve mutlu

olabilmeleri için mutlaka türdeşlerinin varlığına

ihtiyaç duyarlar.


Genelde sultanlar monogam (tek eşli)

canlılardır.


Sultanların Avustralya***8217;nın geniş

alanlarından oluşan doğal ortamları çok

zorludur. Yaşam ortamları yarı çöller, stepler,

çalılıklardan ve açık okalüptüs ormalarından

oluşur. Yağmur zamanlarında buralar onlara

yumurtlamak için oyuklar sunarlar.



Yağmur zamanlarına denk gelen yumurtlama

süresi dışında sultanlar, tam bir göçebe hayatı

yaşarlar. Çünkü yaşadıkları iklim dolayısıyla

yiyecek kısıtlı olduğundan, kısaca sürekli

yemeğinin peşinde koşarak zamanlarını

geçirirler.


Sulak bölgelerde kısıtlı olduğu için genellikle

bu tür yerlerde konumlanırlar. Bu bölgelerin su

oranı daha yoğun olduğundan sabah ve

akşamları ziyaret ederler. Gündüz yoğun

sıcaktan dolayı yarı kuruyan su birikintileri,

gece düşen ısı ve sabaha karşı oluşan çiğ ve

nem sayesinde daha çok olmaktadır. Bu

nedenle, aslında ihtiyaçları kalmamış olsa bile,

ev ortamında beslediğimiz kuşlar genelde

sabah ve akşamları yemek yerler.


Yemekleri sürü halinde yenir. Koloni şeklinde

yaşam tarzı gereği bu durum sosyal konumu

güçlendirdiği gibi, çiftleşmek için gerekli

ortamı da sağlar. Böylelikle en iyi gıda iklim

değişmeden bolca alınmış olur. Kalabalık

olmalarının bir yararı da, düşmanlardan daha

rahat korunmalarını sağlamaktadır


Bunlara ek olarak beraber yemek yemenin bir

faydası da, bulundukları kurak ve tehlikeli

iklimde hayatta kalmalarını ve nesillerini

devam ettirebilmelerini kolaylaştırmasıdır.



Evlerinde kalabalık sultan besleyenlerin çoğu zaman gözlemleyebileceği bir durumda, biri daima çevreyi kolaçan ederek önden su ve yemliğe gider ve diğerleri onu takip eder. Bir tanesi ürküp kaçmaya/uçmaya başladığı anda diğerleri de hemen onu izler ***8211; tehlike geliyor anlamında ***8211; ve tüm sürü tekrar birleşip bir yerde toplanana kadarda uçarlar.

Esaretteki kuşun harekete ihtiyacı vardır.

Yem ve su kapları, uçarak (veya en azından tırmanarak) ulaşabileceği bir yere konmalıdır. Burnunun dibinde duran ve sürekli dolu olan yem ve su kapları esarette ki kuşlara doğal ortamda ki hareketi maalesef sunmamaktadır.

Sürü davranışı, eşleşme ve sosyal bağlar
Tipik davranışlar genelde tehlike anlarında gözlemlenir. Bir tanesi aniden havalandığında diğerleri de kaçınılmaz bir şekilde onu takip ederler. Biri bağırmaya/ötmeye başladığında, diğerlerinin algıladığı bu tiz ses ve arayış çağrısı sonucunda, onlarda aynı davranışı anında tekrarlarlar. Sürü sabah uyanır uyanmaz tiz seslerle birbirlerine seslenmeye başlarlar ***8220;herkes hala burada mı***8221; ***8220; ben buradayım***8221; ve gün akışında olan haberleri aktarırlar. Beraberce yeni doğan günü selamlar ve yiyecek arayışı için toplanmaya çağırırlar. Akşam aynı ritual devam eder ve gece konaklama çağrıları yapılır.

Bir kuşun havalanması potansiyel tehlike işareti olarak algılandığından, diğerleri de hemen ona uyarak sürünün kalabalık korunmasına sığınarak uçarlar. Evinde 4 veya daha fazla sultan besleyen bunu gözlemleme şansına sahiptir. Ama 2 tanede bile, bu davranış çoğu zaman bariz göze çarpar. Zaten kesin bir yönetim biçimi olamasa bile gözlemlenen şudur ki, bir kuş daima başı çeker, birbirleriyle iyi geçinen sultanlarda olduğu gibi (dikkat ederseniz fark edersiniz ki her şeyi daima birlikte yaparlar)... Sürüde bir sultan temizleniyorsa diğerleri de temizlenmeye başlar.

Kavga etmek ve birbirini kızdırmak onların doğal sosyal yaşamının bir parçasıdır. Birbirlerinin peşinde hoplayıp dururlar. Birinin oturduğu yerde diğeri e oturmak ister. Bu davranış biçimi daima ve süreklidir. Bu nedenle aralarında genelde ufak zararsız kavgalar çıkar . Bazen birinin kuyruğu ulaşım alanındaysa çekilir ya da en sevilen ısırma yeri olan ayaklara saldırılır. Bu ayak ısırma davranışını dişiler, erkeklerin dikkatini çekmek için de yaparlar. Bu kızdırma aslında genelde göründüğünden daha zararsız ve acı vericidir.

Kaşıma
Sultanlarda en sevilen davranıştır.Yalnız bu sadece çiftleşme işareti olarak algılanmamalı yani bu daima karşı eş arayışı davranışı değildir. Aksine erkekler de birbirini kaşımayı severler. Bu davranışta genelde kafa aşağıya eğik olur ve bir diğeri gagasıyla kafa ve yüzü kaşır.

Öpüşmek
Karşılıklı olarak gagaların birbirlerine sürtünmesidir. İnsan gözüyle bakıldığında aynen öpüşmeye benzeyen bu işlem, esnasında çiftler birbirine bıcır bıcır zarif dokunuşlarla ve seslerle bir şeyler anlatıyor gibidirler. Bu durum, tabir yerindeyse kızışma işaretidir.

Karşılıklı yem yedirmek
Bu da sık rastlana bir davranış biçimidir. Yenmiş olan yem püre şeklinde kursaktan geri gelir ve eşin gagasından ağzına kusulur. Yanlız bu şekilde erkek-erkek, dişi-dişi ve erkek-dişi de birbirini yemler. Aslında bu davranış biçimi genç yavru kuşların beslenmesi için yapılır.
Muhabbetlere kıyasla sultanlarda eşler, beraber kuluçkaya yatar ve yavruları beraber beslerler. Çoğu zaman eşleşme ile ilgisi olmayan uzun süren bağlar oluşur ebeveynler ve çocuklar ve/veya kardeşler arasında. Bunları ayırmak bu durumda imkânsız olur. Böyle durumlarda da karşılıklı yemlemek gözlemlenir.

Kızışmak kavramından anlaşılan şudur ki; erkek kuşun dişi kuşa kur yapması. Böyle zamanlarda erkek kuşkanatları aşağı sarkmış ve değişik tonda sesler (ötüşler) çıkararak dişi kuşun etrafında mağruru bir edayla tur atar. Erkek kuş tipik kur yapma tavırlarına 4***8211;6 aylıkken başlar.

Ağaçkakan gibi gagasıyla sert zeminlere vurmak
Ve buna ek olarak ta yerde bir adım öne zıplar. Eğer bir dişiye rastlarsa onu tam kulağının dibinde yüksek tonda bir ötüşle etkilemeye çalışır.Dişiler daha nadir ve daha az değişik tonlarda öterler. Eğer bir dişi erkeği kabul etmişse yere çöker gibi iyice yapışır ve kendini iyice düzleştirerek erkeğe kabul ediyorum sinyali verir. Sessizce ötüşmeler başlar ve daha yüksek olan tonlarda ötüşlerle erkek gaza getirilir. Dişi erkeğin üstüne doğru koşarak, onu iterek ve kendisini yere yapıştırarak erkeği kızıştırır. 

Bazen de erkeğin davranış biçimini taklit eder. Kızışmada birde gaglaşmak (öpüşmek) ve yemlemek yapılır. Çiftleşme aşaması aynı zamanda 3lü aşamada deniyor bu nedenle her zaman bu 3 davranış olarak uygulanmaya da biliyor çünkü erkek kuşlar genelde sıkça bu davranışları yapıyorlar. O anda dişinin yumurtlama hazır olup olmaması da çok önemli olmuyor. Bu şekilde diğer dişilere kendilerini gösteriyor ve sürüdeki en iyi erkeğin kendileri olduğunu anlatmaya çalışıyorlar.

Uyumak, şekerleme yapmak (uyuklamak)
Sultanlar gün içinde de kısa süreli uyur veya uyuklarlar.Uyurken kafalarını geriye kanatlarının arasına sokarlar ve bir ayaklarını görünmeyecek şekilde tamamen yukarıya çekerler. Uyuklarken daha çok tüylerini kabartırlar ve gözler yarı açık veya kapalı olarak duru bazı kuşlar kanatlarını hafifçe aşağıda sarkıtırlar. Çoğu zaman hafifçe kendilerince sesler çıkarır veya gagalarını (alt ve üst gagayı) birbirine sürterek durular. Bazen de uyuyan sultanlar kafalarını bir dala veya duvara yaslayabilirler.

Gagayı birbirine sürtmek
Üst ve alt gaga birbirine sürtülür hafif bir gıcırtı çıkar bu arada bu rahat olmanın keyfinin yerinde olduğunun ve dinlenmede olduğunun ifadesidir.

Temizlenmek, tüy bakımı
Sultanlar zamanlarının çoğunu tüy bakımı yaparak geçirirler. Çünkü kaçış başarıları sağlıklı bir tüy bakımına bağlıdır. Kuyruk sokumlarında bulunan ve kuyruk sokumu bezesi denilen bir bezeden aldıkları yağlı maddeyi, gagsını sürter ve aldığı bu maddeyi tüm tüylerine dağıtır. Böylece bu tüyler güneş ve yağmura karşı mükemmel bir koruma sağlar.

Ama bazen de kuşlar tedirgin edici hoşa gitmeyen ortam ve/veya durum karşısında da tüyleriyle uğraşırlar. Böylece bu durumu görmemezlikten gelmeye çalışırlar. Bu görmemezlikten gelme davranışı ile özel durumlarını potansiyel düşmandan ve kızışmış bir eşten saklamış olurlar.

Kemirme
Sultanlar tam kemirgen hayvanlardır. Bunun için çok uygun olan gagalarıyla buldukları her şeyi kemirmekten büyük keyif alırlar. Onların bu güdüsünden hiçbir şey korunma altında değildir, duvarlar, duvar kâğıtları, kitaplar, perdeler, çerçeveler vb ya bu durumu hoşgörüyle karşılar ve onlara zarar verebilecek zehirli olabilecek veya önemli evraklarınızı ortadan kaldırırsınız.

Taze dallar, kraker, ağaçkabuğu, şişe mantarı vb gibi ikramlar esaret altında olan sultanlara bu güdülerini yaşama imkânı vereceğinden bunlar vermek çok önemlidir. Aynı zamanda bu sayede sağlıklı ve yaşamı için gerekli besleyici maddeleri de almış olurlar.

Oyun
Sultanlar çok oyuncudurlar ve zillerle, topla, salıncak veya benzeri oyuncaklarla oynamaya bayılırlar. Doğal olan oyuncaklardan aldıkları keyif çok daha büyük olduğundan dallardan, iplerden ve işlenmemiş tahtalardan yapılan oyuncaklar onlar için çok uygun ve mutluluk verici olacaktır.

Sultanlar ve Muhabbetler
Bu iki tür aslında bir arada beslenerek barındırılabilir. Fakat şu da bir gerçektir ki, muhabbetler sultanlara kıyasla daha hareketli sevecen kuşlardır. Bu da ortamı huzursuz etmelerine sebep olur. En zor olan da eğer aynı ortamda üretiliyorlarsa ortaya çıkar. Çünkü muhabbetler kendi yumurtlama ve sultanların yumurtlama evrelerinde agresif olacaklardır.
Bir sultan ve muhabbet tekil olarak bir arada asla beslenmemelidir!

Almadan önce bilinmesi gerekenler 

*Alerji veya benzeri durumlar ***8211; evde yaşayanlarda alerji veya benzeri bir durum var mı?
Kuşlar ufak tüyler dökerler ve bu da alerjik reaksiyonlar ve solunduğunda problem yaratabileceğinden özellikle yatılan odada beslenmeleri kesinlikle sakıncalıdır.

Sultanlar oyuncak değildir özellikle çocuklar için uygun değildirlerdir, çünkü sultanlar elle oyuna gelmez ve ellenmekten fazla hoşlanmazlar.

Daima çift olarak bakılmalıdırlar. İnsan kesinlikle ona bir eş olamaz .

Bunlar kafes kuşları değildir mutlaka***8211; 100cmx50x100 ölçülerinde salma kafeste beslenmelidir .

Kafeslerinin etrafını pisletebilirler.Alırken mutlaka dikkate alın.

Daima temiz su ve yem vermelisiniz

Vitamin ve mineral takviyesi yapmalısınız.

Tatilde iseniz 1***8211;2 gün idare edecek miktarı tedarik etmelisiniz 1 günlük geziler sorun olmaz ancak dahauzun tatillerde mutlaka bir başkasına emanet edilmelidir.

Kafes/salma altı daima temizlenmeli ve mümkünse kuş kumu konmalıdır (yoksa talaş, kuş toprağı deniz kumu, çim samanı da olabilir). Bu daima değiştirilmeli ki bakteri oluşmasın. Tünekler de sık aralıklarla sıcak suyla yıkanmalı yem kapları daima temiz tutulmalı ve artık yemler günde 2 kere atılmalıdır.

Sultanlar oyalanmayı değişikliği severler o yüzden buna zaman ayırmalı sizin olmadığınız zamanlarda meşguliyet olacak ağaç tünek dallar veya oyuncakları olmalıdır.

Sultanlar çok zekidir fakat kendilerine kural koyulmasını sevmezler. Genel olarak konuşmayacaklardır fakat tek tük kelime öğretme şansınız var fakat buda epeyi bir uğraş ve zaman alır. Sultanlar ötüşü güzel (kanarya gibi) kuşlar değildir daha çok bağıran ve gürültücü bir türdür ve komut üzerine de susmazlar.

Bir sultan iyi hallerde 20 sene yaşayacaktır.

Evdeki ilk gün
Bir süre kafesinden uzak durun.Bu görünmez olacağız anlamına gelmemeli tabi ki. Salma veya kafese 1***8211;2 metrelik mesafe kalacak şekilde sakince (dikkatli) yaklaşmalıyız. Kafes sizin ona tepeden bakacağınız veya size tepeden bakacağı bir şekilde değil de göz hizasında monte edilmeli (konulmalı). Sakin ve sevecen bir ses tonuyla konuşmalıyız sultanımızla. Bağırmak veya abartılı yüksek volümde konuşmak kesinlikle yanlış nitekim sultanın etkilenip kaçacak alanı yok.

Sultanlar kesinlikle günlük yaşam alanında bulundurulmalıdır. Çünkü böylelikle nerede olduklarını ve bu aileye ***8211; ortama ***8211; kimlerin dâhil olduğunu daha çabuk kavrayacaklardır. İlk etapta çocukları uzak tutmakta fayda var çünkü bunlar bilinçsiz olduğundan kafesin üstüne vurabilirler ve buda sultanlarda şok etkisi yapabilir.

Günlük yem ve su tazele işlemi mümkünse ilk zamanlar hep aynı kişi tarafından yapılmalı ve hatta bu kişi hep aynı renkte (veya aynı) kıyafetleri giymeli böylece şahsı tanımaları ve her seferinde yadırgamamaları sağlanmış olacaktır.

Bir süre ortamı tanıyıp alıştıktan sonra, oda içinde serbest bırakabilirsiniz.

Serbest bırakıldıklarında dikkat edilecek hususlar:

*camlar kapalı olmalı
*zehirli olabilme ihtimaline karşı oda bitkileri (salon çiçekleri) çıkarılmalı
*ortada varsa kablo veya benzeri şeyler kapatılmalı.
*perdeler (takılma ihtimali için) düzeltilmeli.
*dolap arkaları boşluklar kontrol edilmeli.
*çekmeceler kapatılmış olmalı
*kutu vb şeyler kapatılmış olmalı
*kül tablaları kaldırılmalı
*varsa sinek veya benzeri hayvan tuzakları kaldırılmalı
*banyo tuvalet kapıları kapatılmalı ***8211; klozetler tehlikelidir çünkü.
*geniş cam alanlara mutlaka uyarıcı yapışkan konulmalı ki uçarken bunlara çarpmaları önlenmiş olsun.
*kafese geri dönmeleri açısından dışarıda ulaşabilecekleri bir yere yem konulmamalı.

Çoğul beslendiklerinde bile sultanları ele alıştırmak ehlileştirmek gayet mümkündür. Önemli olan kuşun güvenini kazanabilmektir çünkü böylece acil durumlarda hastalıklarda veya davranış bozukluklarında müdahale imkânı olabilecektir. En iyi alıştırmada sevilen bir yem vb ikram etmek olacaktır. Ufak parçalı ikramlar ele alışmayı daima kolaylaştırır böylece kuş elin kötü olmadığını kavrar..

Yem kavramı

Öncelikle minareler ve öğütücüler
Sultanların kaslı bir mideleri vardır bu nedenle de yediklerini öğütebilmek için mineral öğütücülere/taşlara ihtiyaç duyarlar. Bizlerin anlayacağı kavramda mide asitleri yoktur. Mide bir sıvı salgılar ve bu sıvı salgılandıktan donarak bir sürtünme alanı oluşturur bunla beraber mineral taşları ile yem öğütülmüş olur. Bu yüzden mutlaka minareler, deniz kabukları mürekkepbalığı kemiği gibi şeyler yeme karışık veya ayrı olarak verilmelidir.

Günlük yem (karışım yem) ne demek
Tek tip denen yem piyasada satılan veya kendiniz karışım olarak hazırladığı karma yemdir. Ve sultanlara her gün verildiğinde yeterli olandır

Ek besin ne demektir
Bu değişiklik olsun diye verilen yiyecekler anlamına gelmektedir. Tek verilen tohumlar, dal darı yanı sıra karışım olanlarda vardır.

Yem eklentisi ne demektir
Bu kelimeden de anlaşılacağı gibi yeme eklenen türlerdir. Yani suya eklenmesi gereken vitaminler, yapılandırıcı geliştirici ürünler ve çimlendirilmiş tohumlar.Yalnız unutmamamız gereken önemli noktada günlük düzenli verilmesi gereken taze yeşil sebze ve meyvelerdir.

Çerezler
Piyasada değişik çeşitlerde çerezler bulmak mümkün faka biz bunları içerik olarak verilen meyve ve tohum oranları düşük ve sağlamlaştırmak için kullanılan şeker oranı yüksek olduğundan önermiyoruz.

Bu tür çerezleri çubuk veya krokan şeklinde kendinizin evde yapması ve böylece içeriği sağlıklı bir şekilde ayarlaması gayet mümkün

Bu tür çerez sunmak gereklidir sultanlara çünkü böylece yemi yemek için uğraşırı ve bu uğraş esnasında hem eğlenir hem de hareket halinde olur birde bunun yemini diğerlerine karşı müdafaa et duygusu açısından da önemi büyüktür.

Yalnız dediğimiz gibi bunlar ara sıra verilen yemler gurubundadır.

Su/içme suyu
Su günlük taze olarak verilmelidir. Ve verilen kaplar kolay temizlenen cinsten -cilalanmış seramik, porselen veya çelik kaplar olabilir ***8211; olmalıdır. Yem içine karıştırılması dışında verilmesi gereken vitamin, güçlendirici, minareler vb suya da katılabilir hem böylece gün içinde eşit oranda alımları da sağlanmış olacaktır.

Banyo
Sultanlar banyo yapmayı çok severler bu nedenle de bu imkân onlara sıkça verilmelidir. Bunun için piyasada satılan hazır banyolukları kullanabilir, evde olan uygun bir kaptan faydalanabilirsiniz. Ayrıca satılan sprey aletlerinden de bu işlem için faydalanmak mümkün, spreyle gözlerine ve kulaklarına dikkat ederek (yağmur yağar gibi) sultanınızı her gün veya haftada en az 2 kere düzenli spreyleyebilirsiniz. Banyo suyu olarak ılık duru su kullanılmalı sadece ve banyo sonrasında da kuş kendi halinde kuruyabileceği mümkünse şayet güneş alan bir köşeye konmalı. Özellikle banyo saatleri öğlen ortamı sıcak/ılık olduğu zamanlarda yaptırılmalı ki kuş ıslak kalıp hastalanmasın ve kurusun. Kış aylarında havaların daha soğuk olduğu zamanlarda ise banyo yaptırmadan önce oda ısısı mutlaka kontrol edilmeli ve kuşun kuruyabileceği üşütüp hasta olamayacağı bir şekilde ayarlanmalıdır.



 
   
 
Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Idocs Guide to HTML Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol