|
|
|
Sultan papağanı (Nymphicus hollandicus),
kakadugiller (Cacatuidae) familyasından sarı
beyaz ve grı renklere sahip evlerde beslenen
bir kakadu türü. Sultan papağanı
yanaklarındaki turuncu (kulak bölgesindeki)
tüylerden ayırt edilirler. Bu tüyler soluk olursa
dişi, koyu renkteyse erkek olur. Genelde
erkeklerin göz çevresindeki tüyler sarıdır,
dişilerde ise beyaz ve gri renklerde olur.
Çekirdek, kuru incir içi, armut sapı, kiraz sapı
v.b besinlerini oluşturur. Erkekler
konuşturulabilir. Ekmek ve çekirdek gibi
yiyecekler vererek insanlara alıştırılabilirler.
Kalabalığı severler, kafeste kapalı kalmaktan
hiç hoşlanmazlar, erkeklerin çeneleri çok
kuvvetlidir.
Cinsiyet ayrımı
En büyük ve duyumsal olarak da
algılanabilecek cinsiyet farkı ötüşlerinden
anlaşılandır. Çünkü erkek dişiyi çiftleşmeye
(kızıştırmak için) ikna etmek amaçlı değişik,
alçak ve yüksek volümlerde sesler
çıkarabilmekte bazen de, ses dizeleri halinde
ötebilmektedir. Zaten tek beslenen sultanlarda
tüy yolma sorunu yanı sıra böyle agresif yüksek
ötüşlerin olması da bundan dolayıdır. Gerçi
sürü içinde böyle ötüşler günlük planlarında da
vardır. Dişiler daha sesiz olurlar. Arada sırada
hafif ötüşler dışında fazla gürültülü değillerdir.
Erkek ve dişiyi renklerinden ayırt etmek ise
aslında daha çok doğal renginde (yani melez
olmayanlarda) mümkün olur. Bunlarda
renklerin netliği ve güzelliği çok daha belirgin
olmaktadır.
Yalnız sonuç olarak tekrar belirtmeliyiz ki,
erkek mi yoksa dişi mi kavramı yerine
kesinlikle çift olarak beslemek kavramı
olmalıdır. Çift beslendiklerinde de sorunsuz
evcilleşeceklerdir ve tek beslemeden oluşan
tüy yolma ve aşırı agresif bağırma gibi ve
benzeri oluşan davranış bozuklukları da
yaşanmayacaktır.
Yaklaşık 9 aylık olduklarında cinsiyetlerini
belirlemek mümkün oluyor. Erkek kızıştırma
tavırlarına yaklaşık 6. ayında başlar. Hafif
sarkık ayrık duran kanatlarla daldan dala
konarak ve değişik tonlarda öterek dolaşır.
Yerde ise hafif zıplama benzeri hareketlerde
bulunarak gezinir. Eğer bu arada bir dişiye
rastlarsa tam kulağının dibinde öterek onu
etkilemeye çalıştığını görürsünüz.
Tüylerde ise cinsiyet en sağlıklısı 6***8211;9
aylıkken ilk tüy değişiminden sonra
anlaşılabilir. Fakat bu da daha çok fazla
melezleştirilmemiş renklerde mümkün olan bir
durumdur. Burada belirleyici olan kafa
kısmında ki renkler ve kuyruk altında ve en
uzun olan kuyruk tüyü kısmında bulunana enine
çizgilerdir. Bu çizgiler erkeklerde olmaz
dişilerde görülür.
Erkeklerin yukardan bakıldığında daha enli
dişilerin ise daha yuvarlak bir kafa şekilleri
vardır.
Natürel renkler en kolay tanımlanabilenlerdir.
Erkekte kafa rengi sarı ve yanakta kuvvetli
kırmızı nokta olur. Dişide ise kafa rengi gri ve
yanakta soluk bir kırmızı leke olur.
Beyaz kafa; aynen ismi gibi beyaz olandır ve
yanakta benek yoktur. Burada da dişinin kafa
rengi gridir yanakta benek yoktur.
Diğer tüm renklerde ise ya DNA testi ya da
tavır ve davranışlara bakarak cinsiyet ayrımı
mümkün olacaktır. Benekli olanlarda ise dişiler
ilk tüy değişiminden sonra beneklerini
kaybeder oysa erkeklerde tüylerdeki benekler
kalır.
Yaşam alanları ***8211; Genel davranışlar
Sultanlar sürü halinde yaşayan türlerdendir. Bu
sürüler o kadar büyüktür ki, gökyüzünü
karatacak kadar geniş alan kaplarlar. Tohumla
beslenen türler olduklarından, yiyecek arayışı
içinde genelde sürü halinde yaşamak tipik bir
davranış bicimidir. Sultanlarda bu şekilde
Avustralya***8217;nın yeşil alanlarında
yiyeceklerini ararlar.
Yiyeceğin bol olduğu bir yerde sürü
yumurtlamak amaçlı geçici konaklar. Sultanlar
en iyi yumurtlama yeri için kesintisiz kavga
halindedirler. Kavgayı en iyi uyku köşesini
kapmak içinde yaparlar. Yalnız şu bir gerçek
ki, açık alanda yapılan kavgalar kafes veya
salmalarda olduğundan çok daha sakin
geçiyor ki bu tür yerlerde sadece eş arayışı
bile çok sert gaga darbeleriyle yapılan
kavgaların çıkmasına sebep oluyor. Geniş
sürülerde sayının fazla olmasından dolayı
sağlıklı bir hiyerarşi oluşması imkânsız olduğu
için böyle baskın çıkmalarda oluşmamaktadır.
Sultanlar kendi aralarında hafif dostluklar da
kurarlar Hem cinsleriyle tipik davranış biçimleri
sergilerler. Örneğin kafa kaşıma, öpüşme,
sokulma vb gibi. Diğer erkeklerle yapılan bu
davranış değiş tokuşu, onlara hem örnek
almaları açısından, hem de çiftleşmelerinde
gerekli olan tohum bezelerinin aktifleşmesi
açısından önemlidir.
Sultanlar çok sosyal hayvanlardır ve mutlu
olabilmeleri için mutlaka türdeşlerinin varlığına
ihtiyaç duyarlar.
Genelde sultanlar monogam (tek eşli)
canlılardır.
Sultanların Avustralya***8217;nın geniş
alanlarından oluşan doğal ortamları çok
zorludur. Yaşam ortamları yarı çöller, stepler,
çalılıklardan ve açık okalüptüs ormalarından
oluşur. Yağmur zamanlarında buralar onlara
yumurtlamak için oyuklar sunarlar.
Yağmur zamanlarına denk gelen yumurtlama
süresi dışında sultanlar, tam bir göçebe hayatı
yaşarlar. Çünkü yaşadıkları iklim dolayısıyla
yiyecek kısıtlı olduğundan, kısaca sürekli
yemeğinin peşinde koşarak zamanlarını
geçirirler.
Sulak bölgelerde kısıtlı olduğu için genellikle
bu tür yerlerde konumlanırlar. Bu bölgelerin su
oranı daha yoğun olduğundan sabah ve
akşamları ziyaret ederler. Gündüz yoğun
sıcaktan dolayı yarı kuruyan su birikintileri,
gece düşen ısı ve sabaha karşı oluşan çiğ ve
nem sayesinde daha çok olmaktadır. Bu
nedenle, aslında ihtiyaçları kalmamış olsa bile,
ev ortamında beslediğimiz kuşlar genelde
sabah ve akşamları yemek yerler.
Yemekleri sürü halinde yenir. Koloni şeklinde
yaşam tarzı gereği bu durum sosyal konumu
güçlendirdiği gibi, çiftleşmek için gerekli
ortamı da sağlar. Böylelikle en iyi gıda iklim
değişmeden bolca alınmış olur. Kalabalık
olmalarının bir yararı da, düşmanlardan daha
rahat korunmalarını sağlamaktadır
Bunlara ek olarak beraber yemek yemenin bir
faydası da, bulundukları kurak ve tehlikeli
iklimde hayatta kalmalarını ve nesillerini
devam ettirebilmelerini kolaylaştırmasıdır.
Evlerinde kalabalık sultan besleyenlerin çoğu zaman gözlemleyebileceği bir durumda, biri daima çevreyi kolaçan ederek önden su ve yemliğe gider ve diğerleri onu takip eder. Bir tanesi ürküp kaçmaya/uçmaya başladığı anda diğerleri de hemen onu izler ***8211; tehlike geliyor anlamında ***8211; ve tüm sürü tekrar birleşip bir yerde toplanana kadarda uçarlar.
Esaretteki kuşun harekete ihtiyacı vardır.
Yem ve su kapları, uçarak (veya en azından tırmanarak) ulaşabileceği bir yere konmalıdır. Burnunun dibinde duran ve sürekli dolu olan yem ve su kapları esarette ki kuşlara doğal ortamda ki hareketi maalesef sunmamaktadır.
Sürü davranışı, eşleşme ve sosyal bağlar
Tipik davranışlar genelde tehlike anlarında gözlemlenir. Bir tanesi aniden havalandığında diğerleri de kaçınılmaz bir şekilde onu takip ederler. Biri bağırmaya/ötmeye başladığında, diğerlerinin algıladığı bu tiz ses ve arayış çağrısı sonucunda, onlarda aynı davranışı anında tekrarlarlar. Sürü sabah uyanır uyanmaz tiz seslerle birbirlerine seslenmeye başlarlar ***8220;herkes hala burada mı***8221; ***8220; ben buradayım***8221; ve gün akışında olan haberleri aktarırlar. Beraberce yeni doğan günü selamlar ve yiyecek arayışı için toplanmaya çağırırlar. Akşam aynı ritual devam eder ve gece konaklama çağrıları yapılır.
Bir kuşun havalanması potansiyel tehlike işareti olarak algılandığından, diğerleri de hemen ona uyarak sürünün kalabalık korunmasına sığınarak uçarlar. Evinde 4 veya daha fazla sultan besleyen bunu gözlemleme şansına sahiptir. Ama 2 tanede bile, bu davranış çoğu zaman bariz göze çarpar. Zaten kesin bir yönetim biçimi olamasa bile gözlemlenen şudur ki, bir kuş daima başı çeker, birbirleriyle iyi geçinen sultanlarda olduğu gibi (dikkat ederseniz fark edersiniz ki her şeyi daima birlikte yaparlar)... Sürüde bir sultan temizleniyorsa diğerleri de temizlenmeye başlar.
Kavga etmek ve birbirini kızdırmak onların doğal sosyal yaşamının bir parçasıdır. Birbirlerinin peşinde hoplayıp dururlar. Birinin oturduğu yerde diğeri e oturmak ister. Bu davranış biçimi daima ve süreklidir. Bu nedenle aralarında genelde ufak zararsız kavgalar çıkar . Bazen birinin kuyruğu ulaşım alanındaysa çekilir ya da en sevilen ısırma yeri olan ayaklara saldırılır. Bu ayak ısırma davranışını dişiler, erkeklerin dikkatini çekmek için de yaparlar. Bu kızdırma aslında genelde göründüğünden daha zararsız ve acı vericidir.
Kaşıma
Sultanlarda en sevilen davranıştır.Yalnız bu sadece çiftleşme işareti olarak algılanmamalı yani bu daima karşı eş arayışı davranışı değildir. Aksine erkekler de birbirini kaşımayı severler. Bu davranışta genelde kafa aşağıya eğik olur ve bir diğeri gagasıyla kafa ve yüzü kaşır.
Öpüşmek
Karşılıklı olarak gagaların birbirlerine sürtünmesidir. İnsan gözüyle bakıldığında aynen öpüşmeye benzeyen bu işlem, esnasında çiftler birbirine bıcır bıcır zarif dokunuşlarla ve seslerle bir şeyler anlatıyor gibidirler. Bu durum, tabir yerindeyse kızışma işaretidir.
Karşılıklı yem yedirmek
Bu da sık rastlana bir davranış biçimidir. Yenmiş olan yem püre şeklinde kursaktan geri gelir ve eşin gagasından ağzına kusulur. Yanlız bu şekilde erkek-erkek, dişi-dişi ve erkek-dişi de birbirini yemler. Aslında bu davranış biçimi genç yavru kuşların beslenmesi için yapılır.
Muhabbetlere kıyasla sultanlarda eşler, beraber kuluçkaya yatar ve yavruları beraber beslerler. Çoğu zaman eşleşme ile ilgisi olmayan uzun süren bağlar oluşur ebeveynler ve çocuklar ve/veya kardeşler arasında. Bunları ayırmak bu durumda imkânsız olur. Böyle durumlarda da karşılıklı yemlemek gözlemlenir.
Kızışmak kavramından anlaşılan şudur ki; erkek kuşun dişi kuşa kur yapması. Böyle zamanlarda erkek kuşkanatları aşağı sarkmış ve değişik tonda sesler (ötüşler) çıkararak dişi kuşun etrafında mağruru bir edayla tur atar. Erkek kuş tipik kur yapma tavırlarına 4***8211;6 aylıkken başlar.
Ağaçkakan gibi gagasıyla sert zeminlere vurmak
Ve buna ek olarak ta yerde bir adım öne zıplar. Eğer bir dişiye rastlarsa onu tam kulağının dibinde yüksek tonda bir ötüşle etkilemeye çalışır.Dişiler daha nadir ve daha az değişik tonlarda öterler. Eğer bir dişi erkeği kabul etmişse yere çöker gibi iyice yapışır ve kendini iyice düzleştirerek erkeğe kabul ediyorum sinyali verir. Sessizce ötüşmeler başlar ve daha yüksek olan tonlarda ötüşlerle erkek gaza getirilir. Dişi erkeğin üstüne doğru koşarak, onu iterek ve kendisini yere yapıştırarak erkeği kızıştırır.
Bazen de erkeğin davranış biçimini taklit eder. Kızışmada birde gaglaşmak (öpüşmek) ve yemlemek yapılır. Çiftleşme aşaması aynı zamanda 3lü aşamada deniyor bu nedenle her zaman bu 3 davranış olarak uygulanmaya da biliyor çünkü erkek kuşlar genelde sıkça bu davranışları yapıyorlar. O anda dişinin yumurtlama hazır olup olmaması da çok önemli olmuyor. Bu şekilde diğer dişilere kendilerini gösteriyor ve sürüdeki en iyi erkeğin kendileri olduğunu anlatmaya çalışıyorlar.
Uyumak, şekerleme yapmak (uyuklamak)
Sultanlar gün içinde de kısa süreli uyur veya uyuklarlar.Uyurken kafalarını geriye kanatlarının arasına sokarlar ve bir ayaklarını görünmeyecek şekilde tamamen yukarıya çekerler. Uyuklarken daha çok tüylerini kabartırlar ve gözler yarı açık veya kapalı olarak duru bazı kuşlar kanatlarını hafifçe aşağıda sarkıtırlar. Çoğu zaman hafifçe kendilerince sesler çıkarır veya gagalarını (alt ve üst gagayı) birbirine sürterek durular. Bazen de uyuyan sultanlar kafalarını bir dala veya duvara yaslayabilirler.
Gagayı birbirine sürtmek
Üst ve alt gaga birbirine sürtülür hafif bir gıcırtı çıkar bu arada bu rahat olmanın keyfinin yerinde olduğunun ve dinlenmede olduğunun ifadesidir.
Temizlenmek, tüy bakımı
Sultanlar zamanlarının çoğunu tüy bakımı yaparak geçirirler. Çünkü kaçış başarıları sağlıklı bir tüy bakımına bağlıdır. Kuyruk sokumlarında bulunan ve kuyruk sokumu bezesi denilen bir bezeden aldıkları yağlı maddeyi, gagsını sürter ve aldığı bu maddeyi tüm tüylerine dağıtır. Böylece bu tüyler güneş ve yağmura karşı mükemmel bir koruma sağlar.
Ama bazen de kuşlar tedirgin edici hoşa gitmeyen ortam ve/veya durum karşısında da tüyleriyle uğraşırlar. Böylece bu durumu görmemezlikten gelmeye çalışırlar. Bu görmemezlikten gelme davranışı ile özel durumlarını potansiyel düşmandan ve kızışmış bir eşten saklamış olurlar.
Kemirme
Sultanlar tam kemirgen hayvanlardır. Bunun için çok uygun olan gagalarıyla buldukları her şeyi kemirmekten büyük keyif alırlar. Onların bu güdüsünden hiçbir şey korunma altında değildir, duvarlar, duvar kâğıtları, kitaplar, perdeler, çerçeveler vb ya bu durumu hoşgörüyle karşılar ve onlara zarar verebilecek zehirli olabilecek veya önemli evraklarınızı ortadan kaldırırsınız.
Taze dallar, kraker, ağaçkabuğu, şişe mantarı vb gibi ikramlar esaret altında olan sultanlara bu güdülerini yaşama imkânı vereceğinden bunlar vermek çok önemlidir. Aynı zamanda bu sayede sağlıklı ve yaşamı için gerekli besleyici maddeleri de almış olurlar.
Oyun
Sultanlar çok oyuncudurlar ve zillerle, topla, salıncak veya benzeri oyuncaklarla oynamaya bayılırlar. Doğal olan oyuncaklardan aldıkları keyif çok daha büyük olduğundan dallardan, iplerden ve işlenmemiş tahtalardan yapılan oyuncaklar onlar için çok uygun ve mutluluk verici olacaktır.
Sultanlar ve Muhabbetler
Bu iki tür aslında bir arada beslenerek barındırılabilir. Fakat şu da bir gerçektir ki, muhabbetler sultanlara kıyasla daha hareketli sevecen kuşlardır. Bu da ortamı huzursuz etmelerine sebep olur. En zor olan da eğer aynı ortamda üretiliyorlarsa ortaya çıkar. Çünkü muhabbetler kendi yumurtlama ve sultanların yumurtlama evrelerinde agresif olacaklardır.
Bir sultan ve muhabbet tekil olarak bir arada asla beslenmemelidir!
Almadan önce bilinmesi gerekenler
*Alerji veya benzeri durumlar ***8211; evde yaşayanlarda alerji veya benzeri bir durum var mı?
Kuşlar ufak tüyler dökerler ve bu da alerjik reaksiyonlar ve solunduğunda problem yaratabileceğinden özellikle yatılan odada beslenmeleri kesinlikle sakıncalıdır.
Sultanlar oyuncak değildir özellikle çocuklar için uygun değildirlerdir, çünkü sultanlar elle oyuna gelmez ve ellenmekten fazla hoşlanmazlar.
Daima çift olarak bakılmalıdırlar. İnsan kesinlikle ona bir eş olamaz .
Bunlar kafes kuşları değildir mutlaka***8211; 100cmx50x100 ölçülerinde salma kafeste beslenmelidir .
Kafeslerinin etrafını pisletebilirler.Alırken mutlaka dikkate alın.
Daima temiz su ve yem vermelisiniz
Vitamin ve mineral takviyesi yapmalısınız.
Tatilde iseniz 1***8211;2 gün idare edecek miktarı tedarik etmelisiniz 1 günlük geziler sorun olmaz ancak dahauzun tatillerde mutlaka bir başkasına emanet edilmelidir.
Kafes/salma altı daima temizlenmeli ve mümkünse kuş kumu konmalıdır (yoksa talaş, kuş toprağı deniz kumu, çim samanı da olabilir). Bu daima değiştirilmeli ki bakteri oluşmasın. Tünekler de sık aralıklarla sıcak suyla yıkanmalı yem kapları daima temiz tutulmalı ve artık yemler günde 2 kere atılmalıdır.
Sultanlar oyalanmayı değişikliği severler o yüzden buna zaman ayırmalı sizin olmadığınız zamanlarda meşguliyet olacak ağaç tünek dallar veya oyuncakları olmalıdır.
Sultanlar çok zekidir fakat kendilerine kural koyulmasını sevmezler. Genel olarak konuşmayacaklardır fakat tek tük kelime öğretme şansınız var fakat buda epeyi bir uğraş ve zaman alır. Sultanlar ötüşü güzel (kanarya gibi) kuşlar değildir daha çok bağıran ve gürültücü bir türdür ve komut üzerine de susmazlar.
Bir sultan iyi hallerde 20 sene yaşayacaktır.
Evdeki ilk gün
Bir süre kafesinden uzak durun.Bu görünmez olacağız anlamına gelmemeli tabi ki. Salma veya kafese 1***8211;2 metrelik mesafe kalacak şekilde sakince (dikkatli) yaklaşmalıyız. Kafes sizin ona tepeden bakacağınız veya size tepeden bakacağı bir şekilde değil de göz hizasında monte edilmeli (konulmalı). Sakin ve sevecen bir ses tonuyla konuşmalıyız sultanımızla. Bağırmak veya abartılı yüksek volümde konuşmak kesinlikle yanlış nitekim sultanın etkilenip kaçacak alanı yok.
Sultanlar kesinlikle günlük yaşam alanında bulundurulmalıdır. Çünkü böylelikle nerede olduklarını ve bu aileye ***8211; ortama ***8211; kimlerin dâhil olduğunu daha çabuk kavrayacaklardır. İlk etapta çocukları uzak tutmakta fayda var çünkü bunlar bilinçsiz olduğundan kafesin üstüne vurabilirler ve buda sultanlarda şok etkisi yapabilir.
Günlük yem ve su tazele işlemi mümkünse ilk zamanlar hep aynı kişi tarafından yapılmalı ve hatta bu kişi hep aynı renkte (veya aynı) kıyafetleri giymeli böylece şahsı tanımaları ve her seferinde yadırgamamaları sağlanmış olacaktır.
Bir süre ortamı tanıyıp alıştıktan sonra, oda içinde serbest bırakabilirsiniz.
Serbest bırakıldıklarında dikkat edilecek hususlar:
*camlar kapalı olmalı
*zehirli olabilme ihtimaline karşı oda bitkileri (salon çiçekleri) çıkarılmalı
*ortada varsa kablo veya benzeri şeyler kapatılmalı.
*perdeler (takılma ihtimali için) düzeltilmeli.
*dolap arkaları boşluklar kontrol edilmeli.
*çekmeceler kapatılmış olmalı
*kutu vb şeyler kapatılmış olmalı
*kül tablaları kaldırılmalı
*varsa sinek veya benzeri hayvan tuzakları kaldırılmalı
*banyo tuvalet kapıları kapatılmalı ***8211; klozetler tehlikelidir çünkü.
*geniş cam alanlara mutlaka uyarıcı yapışkan konulmalı ki uçarken bunlara çarpmaları önlenmiş olsun.
*kafese geri dönmeleri açısından dışarıda ulaşabilecekleri bir yere yem konulmamalı.
Çoğul beslendiklerinde bile sultanları ele alıştırmak ehlileştirmek gayet mümkündür. Önemli olan kuşun güvenini kazanabilmektir çünkü böylece acil durumlarda hastalıklarda veya davranış bozukluklarında müdahale imkânı olabilecektir. En iyi alıştırmada sevilen bir yem vb ikram etmek olacaktır. Ufak parçalı ikramlar ele alışmayı daima kolaylaştırır böylece kuş elin kötü olmadığını kavrar..
Yem kavramı
Öncelikle minareler ve öğütücüler
Sultanların kaslı bir mideleri vardır bu nedenle de yediklerini öğütebilmek için mineral öğütücülere/taşlara ihtiyaç duyarlar. Bizlerin anlayacağı kavramda mide asitleri yoktur. Mide bir sıvı salgılar ve bu sıvı salgılandıktan donarak bir sürtünme alanı oluşturur bunla beraber mineral taşları ile yem öğütülmüş olur. Bu yüzden mutlaka minareler, deniz kabukları mürekkepbalığı kemiği gibi şeyler yeme karışık veya ayrı olarak verilmelidir.
Günlük yem (karışım yem) ne demek
Tek tip denen yem piyasada satılan veya kendiniz karışım olarak hazırladığı karma yemdir. Ve sultanlara her gün verildiğinde yeterli olandır
Ek besin ne demektir
Bu değişiklik olsun diye verilen yiyecekler anlamına gelmektedir. Tek verilen tohumlar, dal darı yanı sıra karışım olanlarda vardır.
Yem eklentisi ne demektir
Bu kelimeden de anlaşılacağı gibi yeme eklenen türlerdir. Yani suya eklenmesi gereken vitaminler, yapılandırıcı geliştirici ürünler ve çimlendirilmiş tohumlar.Yalnız unutmamamız gereken önemli noktada günlük düzenli verilmesi gereken taze yeşil sebze ve meyvelerdir.
Çerezler
Piyasada değişik çeşitlerde çerezler bulmak mümkün faka biz bunları içerik olarak verilen meyve ve tohum oranları düşük ve sağlamlaştırmak için kullanılan şeker oranı yüksek olduğundan önermiyoruz.
Bu tür çerezleri çubuk veya krokan şeklinde kendinizin evde yapması ve böylece içeriği sağlıklı bir şekilde ayarlaması gayet mümkün
Bu tür çerez sunmak gereklidir sultanlara çünkü böylece yemi yemek için uğraşırı ve bu uğraş esnasında hem eğlenir hem de hareket halinde olur birde bunun yemini diğerlerine karşı müdafaa et duygusu açısından da önemi büyüktür.
Yalnız dediğimiz gibi bunlar ara sıra verilen yemler gurubundadır.
Su/içme suyu
Su günlük taze olarak verilmelidir. Ve verilen kaplar kolay temizlenen cinsten -cilalanmış seramik, porselen veya çelik kaplar olabilir ***8211; olmalıdır. Yem içine karıştırılması dışında verilmesi gereken vitamin, güçlendirici, minareler vb suya da katılabilir hem böylece gün içinde eşit oranda alımları da sağlanmış olacaktır.
Banyo
Sultanlar banyo yapmayı çok severler bu nedenle de bu imkân onlara sıkça verilmelidir. Bunun için piyasada satılan hazır banyolukları kullanabilir, evde olan uygun bir kaptan faydalanabilirsiniz. Ayrıca satılan sprey aletlerinden de bu işlem için faydalanmak mümkün, spreyle gözlerine ve kulaklarına dikkat ederek (yağmur yağar gibi) sultanınızı her gün veya haftada en az 2 kere düzenli spreyleyebilirsiniz. Banyo suyu olarak ılık duru su kullanılmalı sadece ve banyo sonrasında da kuş kendi halinde kuruyabileceği mümkünse şayet güneş alan bir köşeye konmalı. Özellikle banyo saatleri öğlen ortamı sıcak/ılık olduğu zamanlarda yaptırılmalı ki kuş ıslak kalıp hastalanmasın ve kurusun. Kış aylarında havaların daha soğuk olduğu zamanlarda ise banyo yaptırmadan önce oda ısısı mutlaka kontrol edilmeli ve kuşun kuruyabileceği üşütüp hasta olamayacağı bir şekilde ayarlanmalıdır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|